IT – BUSINESS WEEKLY dergisinin 24 – 30 Ocak 2000 tarihli 21. sayısında yeralan, şirketimizin İstanbul Barosu için yürüttüğü projeyi anlatan makale....
Yaklaşık 15 bin avukatın kayıtlı olduğu İstanbul Barosu, hepimizin kamu kuruluşlarında alışık olduğumuz tozlu raflarda saklanan dosyaları atıp tamamen sayısal ortama geçiyor. Sekiz ay önce başlayan analiz çalışmaları sonucunda bölük pörçük ve DOS ortamında olan sistemin ardından, baro şu anda her çalışanının en az Windows NT ile birbirine bağlı bütünleşik bir yapıya kavuşmuş durumda. Bugüne kadar çeşitli noktalardan toplanan veriler ise merkezleştirilmiş, yedeklenmesi ile birlikte yetkililerin ulaşılabileceği bir sisteme dönüştürülmüş halde.
CMUK Uygulama Merkezi modülü proje içerisinde ayrı bir öneme sahip. CMUK’ a göre karakola çağırılıp ifadesi alınan herkes talep ettiği takdirde, karakol barodan bir avukat çağırmak durumunda. 18 yaşından küçüklere ise avukat tutulması yasal bir zorunluluk. İfadesi alınan kişilerin kimlik bilgileri, hangi karaklda kimin tarafından ifadesi alındığı gibi bilgiler İstanbul Barosu’ nda tutuluyor. Sistemdeki tüm karakoları sorguladıklarında ilginç bir sonuca ulaştıklarını belirten Karagülle, bu modülün önemini şöyle aktarıyor: “ Herhangi bir karakoldan haftada onlarca avukat talebi gelirken, başka bir karakoldan 8 ay boyunca hiç 18 yaşından küçük biri gözaltına alınmamış. Ya hiç kimse gözaltına alınmamış ya da bu karakolda CMUK uygulanmıyor. Bu yasanın uygulanması bizim için çok önemli. “ Artık baroda kayıtların sorgulanarak CMUK uygulamayan karakolların tespiti mümkün Yine aynı kayıtlardan yola çıkarak, İstanbul’ un bölgelere göre suç haritasını çıkarmak da imkan dahilinde.
İNTERNETTEN KESİNTİSİZ İLETİŞİM
Projenin bundan sonraki ayağında ise 5 Nisan Avukatlar Günü’ nde internette tam olarak var olmak ve buradan hem kayıtlı avukatlar ile hem de üçüncü kişilerle etkileşimli iletişimde bulunmak yer alıyor.
İstanbul Barosu Genel Sekreteri Mert – Er Karagülle, bir yıl önce İstanbul Barosu’ na kayıtlı avukatların profilini çıkarabilmek için örnekleme alamadıklarını ve bu yüzden 10 bin dolayında avukata anket uyguladıklarını ve buna rağmen sağlıklı bir profil elde edemedikleri örneğinde yola çıkarak, “ Anket çalışmasının bir bölümü gerçekten anketle alınması gereken bilgilerden oluşuyordu. Ama önemli bir bölümü baroda zaten olması gereken bilgilere ulaşmak amacıyla yapıldı. Sağlıklı bir örneklem alabilseydik değil 10 bin, 300 bin kişiden bir profil çıkarmak mümkün olabilirdi” diyor. Oluşturulan yeni altyapı ile Sybase veri tabanında tutulan bilgiler sorgulanarak pek çok bilgiyi raporlamak artık mümkün.
Hukuk Fakütesi’ nden mezuniyetinin ardından stajla birlikte İstanbul Barosu’ da tutulmaya başlayan kayıtlar, avukatın emekliliiğine dek sürüyor. Söz konusu bu kayıtlara ulaşabilmek için daha önce raflardaki dosyalara başvuran baro yetkilileri, bu kez sadece sunucuya bağlanıyorlar.
Projenin üçüncü ayağı olarak internete açılacaklarını söyleyen Karagülle, internette avukatların açıklanmasında sakınca olmayan bilgilerini, İstanbul Barosu Yönetim Kurulu’ nca alınan karaları aktaracaklarını belirtiyor. Ayrıca, kayıtlı binlerce avukata alacakları alan adıyla e – posta adresi verilerek bir iletişim havuzu oluşturulması hedefleniyor. Bu havuz aracılığıyla sağlıklı ve akıcı bir iletişim ortamı amaçlıyor.
TEKNOLOJİNİN SİHİRBAZI, SDD
İstanbul Barosu’ nu evrak kaydından Kadın Hakları Uygulama Merkezi’ ne kadar bilgisayar ortamına geçiren ve 5 Nisan’ a kadar internetten iletişimi sağlayacak olan şirket, SD&D. Yürütülen projenin lideri Musa KONYA ve Sistem Analist İbrahim YAR yaptıkları açıklamada, baroda daha önce kullanılagelen Novell işletim sisteminin, destek almanın zorluğu düşüncesiyle kullanımdan kaldırdıklarını, tüm istemcilere minimum Windows 95 işletim sistemi kurduklarını belirttiler.
Uygulamaları Sybase’ in Powerbuilder geliştirme aracıyla geliştirdiklerini belirten yetkililer, veritabanı seçiminde en yüksek performansı Sybase’ den elde ettiklerini ve bu nedenle Sybase ile çalıştıklarını ifade ettiler.
Sistemde 35 dolayında istemci Windows Nt işletim sistemiyle birbirine bağlanmış durumda.
İstanbul Barosu’ nda geliştirilen sistemin uygulanmasına İzmir, Bursa Baroları’nda da başlanmış durumda. Proje tüm Türkiye barolarında uygulamaya geçtiği takdirde, Türkiye’ nin yenilikçi, aydınlık olan diğer yüzü de gözler önüne çıkacak gibi görünüyor.
PC WEEK dergisinin 3 Şubat 2000 tarihli 3. cilt 5. sayısında yeralan şirketimizin İstanbul Barosu için yürüttüğü projeyi anlatan makale....
ELEKTRONİK DAKTİLODAN İLERİ TEKNOLOJİYE GİDEN YOL
İstanbul Barosu 14.000 üyesini Sybase veritabanı üzerinde geliştirilen bir uygulama ile takip ediyor ve onların da bu bilgiye Internet üzerinden erişmesini amaçlıyor.
Barolar yargının asli kurumlarından biri olan savunmanın örgütü olarak tanımlanıyor ve bu örgütlerin Türkiye’ deki en çok üyeye sahip olanı da İstanbul Barosu. Baroların iki ana işlevi söz konusu. Bunlardan ilki yargıya ve kendi meslektaşlarına dönük şilevler ve ikincisi topluma dönük kamuoyu işlevler. İstanbul Barosu Genel Sekreteri Mert – Er Karagülle bu amaçla baronunda kurumsallaşması gerektiğini belirtiyor: “ bu süreç ile hazırlıklar devam ederken, bunun alt yapısını da kurmak gerekiyordu.” Bu alt yapının gerektirdiği alt yapıda gerekllli olan teknolojik yatırımlar da bu amaçla İstanbul Barosu’ nda gerçekleştirilmiştir.
SEÇİM UZUN VADELİ DÜŞÜNÜLMÜŞ
İstanbul Barosu, böyle bir siistem için gerekli yazılım ve donanım araştırmalarını (1999 Şubat ) başlangıçta çevrede tanıdıkları kişilere sorular sorarak başlamışlar ve bu sorular sonrasında karşılıklı olarak görüşmeler başlamış. Karagülle “ elbete amaca uygun bir sistem olması gerekiyordu ama bunun yanında fiyat avantajı ve şirkete güven duyulması da çok önemliydi ” diyor “ Daha önce de bazı şeyler yapılmış ve işler kolaylaşmış ama sonra bir bakılmış o sistemi kuran şirket ortada kalmamış. Eliniz kolunuz bağlı hiçbir şey yapmadan ortada kalıyorsunuz.” SD&D İstanbul Barosunun bütün kriterlerinii karşılam konusunda çok daha fazla güven uyandırmış ve bu şirketle çalışılmaya karar verilmiş. Karagülle “ Bizim şimdi yaşadığımız pek çok sorunu, bundan sonra baroda görev alacakların çekmemesini amaçladık ve herşeyi belli bir standart üzerinde geliştirmek gerektiğini koşul olarak işin başında ortaya koyduk ” diyor.
İstanbul Barosu, böyle bir siistem için gerekli yazılım ve donanım araştırmalarını (1999 Şubat ) başlangıçta çevrede tanıdıkları kişilere sorular sorarak başlamışlar ve bu sorular sonrasında karşılıklı olarak görüşmeler başlamış. Karagülle “ elbete amaca uygun bir sistem olması gerekiyordu ama bunun yanında fiyat avantajı ve şirkete güven duyulması da çok önemliydi ” diyor “ Daha önce de bazı şeyler yapılmış ve işler kolaylaşmış ama sonra bir bakılmış o sistemi kuran şirket ortada kalmamış. Eliniz kolunuz bağlı hiçbir şey yapmadan ortada kalıyorsunuz.” SD&D İstanbul Barosunun bütün kriterlerinii karşılam konusunda çok daha fazla güven uyandırmış ve bu şirketle çalışılmaya karar verilmiş. Karagülle “ Bizim şimdi yaşadığımız pek çok sorunu, bundan sonra baroda görev alacakların çekmemesini amaçladık ve herşeyi belli bir standart üzerinde geliştirmek gerektiğini koşul olarak işin başında ortaya koyduk ” diyor.
NEDEN SYBASE
İstanbul Barosundaki uygulamaları geliştiren şirket, uygulamaları geliştirmek üzere Power Builder’i kullandıklarını ve bu uygulama arkasında da Sybase ve Oracle veritabanını test ettiklerini ve Sybase veritabanının çok daha yüksek performans değerleri verdiğini gözlemledikleri için de veritabanı için Sybase’ i seçtiklerini ifade ediyor.
SDD’ den Bilgisayar Mühendisi Musa KONYA Power Builder ile uygulama geliştirmenin çok kolay ve hızlı olduğunu söylüyor ve “ Power designer isimli tasarım aracı, Power Builder ve Sybase tamamiyle birbiriyle uyumlu araçlar ve hiçbir teknik sorun yaşamadan uygulama geliştiriliyor” diyor. Konya “ Özellikle karmaşık raporlar çalışacağı zaman stored procedures – işlem saklayıcıları – devreye giriyor ve Sybase’ in bu noktada gücü ortaya çıkıyor. Sybase bu konuda çok esnek ve hızlı bir çalışmaalanı sağlıyor. Oysa diğer veritabanlarında bunu sağlamak için karmaşık SQL cümleleri gerekiyor ve bu da daha fazla tablonun bir arada kullanılmasını gerektirdiği için performans sorunları yaşanıyor” diyor. Şu anda sadece Sybase Adaptive Server’ ın devrede olduğu sisiteme gelecekte uzak bağlantılar için ayrı bir sunucunun bağlanması düşünülüyor. Bu noktada sisteme erişecek avukatlar da küçük el bilgisayarları veya dizüstlere sahip olmalıdır.